http://www.philippe-starck.com/
Starck Her Konuda Çılgın
Işığı geçirecek kadar ince sandalyelerden şık otellere Philippe Starck’ın hayalgücü sınır tanımıyor. Fakat Rose Shephard’a söylediğine göre onun çılgınlığının bir metodu varmış.
Philippe Starck kesinlikle tarihteki en verimli tasarımcı ve şirketinde geçireceğiniz beş dakikadan sonra bunun nedenini anlıyorsunuz.
Büyük fikirler, etik ve varoluşsal sorular, hayali kavramlar ve fantezi uçuşlarıyla dolup taşan beyni her an kaynıyor. Bazen ‘çatlak’ kelimesi akla geliyor fakat eğlendirmiyorsa o bir hiç.
‘Önce yemek,’ diyor buzdolabından aldığı kayışımsı görünüşlü büyük bir meyveyi iştahla yerken. O bir tutku meyvesi diyor: ‘C vitamini açısından en zengin şey.’
Her ne kadar daha sonra yapılan araştırma Starck’ın bu iddiasını doğrulamasa da (papaya, guava, kivi meyveleri hatta çilek daha fazla içeriyor) Starck mükemmellerle ve tutkuyla ilgilenen biri. Yemek de bu tutkulardan biri ve onun hayatında çok önemli bir rol oynuyor.
O aynı zamanda bir çelişkiler yumağı. Bir dakika size bir rahip gibi yaşadığını söylüyor: “Altıda uyanıyorum, burada tasarlarken yalnızım, yemiyorum, akşamları spora gidiyorum, çorbamı yapıyor ve yatıyorum.’
Bir sonraki dakika ise girgin, zevklerine düşkün biri olarak ortaya çıkıp övünüyor: ‘İyi yemek yaparım. Büyük bir ahçı değilim ama 45 dakika içinde 30 kişi için çok iyi bir akşam yemeğini zevkle hazırlayabilirim.’ Fakat depresyon fazlasıyla tanışık olduğu bir durum.
Yine de bir konuda çok net: iyi, katkısız yemek sadece sağlıklı olmanın değil aynı zamanda başarının da sırrı. Onsuz nasıl işleyebiliriz? “Bedenine doğru şeyleri vermelisin çünkü beyninin iyi çalışması için sağlıklı bir bedene ihtiyacın var. Eğer hastaysan, enerjin yoksa, düşünemezsin, hayal edemezsin fakat en önemlisi sevemezsin.”